İzmir Bankası. Bank Of Smyrna. - KONSOLİDE DENEMELER

İzmir Bankası. Bank Of Smyrna.


Merhaba,


Daha önce yayınladığım Osmanlı da finansal hayat ile ilgili yeni bir ikinci bir yazı yazmayı düşünüyordum.Yazı bitmek üzereydi.Fakat aşağıda bulunan yayına rastlayınca ertelemek zorunda kaldım.Bu yayının içeriği çok ama çok önemli.Siyasi egemenliğinizi kaybettiğinizde ekonomik hayattaki egemenliğinizde sona eriyor.Gelecek nesiller için Osmanlı nın özellikle son 200 yılı hayati bir önem arzediyor.Okullarda her açıdan bu konularda eğitim verilmesi taraftarıyım ki böylelikle ilgili konularda gelecek nesiller bilgi üretebilsin. Tabiki akabinde cumhuriyetin özellikle ilk 20 yılı içinde neler yaşandı.Cumhuriyetin kurulmasına neden olan olaylar,şartlar nelerdi?. Ekonomik ve siyasi egemenlik gelecek nesiller için son derece önemlidir.Eğer bu konularda ipi elinizden kaçırırsanız ister anayasa yapın,isterse Dünya nın en güçlü ordusunu kurun.İşe yaramaz.


Aşağıdaki yazı bir ülkede siyasi ve ekonomik egemenliğin ne kadar hayati bir önem arzettiğini açık ve net bir şekilde belgeliyor.


Haydar Kazgan, her ne kadar, "Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Türk Bankacılık Tarihi" adlı kitabında Osmanlı bankacılığını 1845 yılında Osmanlı Hükumetinin öncülüğünde resmen kurulan"Banque de Constantinople" yani "İstanbul Bankası" ile başlatırsa da ; Osmanlı devlet arşivlerindeki bir belgeye göre 


(T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri / BOA, İradeler, İrade-i Hariciye, Sıra No : 923,Vesika 1) İngiltere, Fransa, Avusturya, Rusya, Hollanda, Sardunya, Amerika, Toscana, Danimarka, İspanya ve Yunanistan tebaasında bulunan ve İzmir'de ticaretle uğraşan bazı tüccarlar bir araya gelmişler ve kapitülasyonların İsveç tebaasına sağladığı ayrıcalıklardan yararlanmak amacıyla, İsveç'in İzmir Konsolosu Mösyö Dankelman'ın himayesinde, 1842'nin ilk aylarında kurulan "Bank of Smyrna" (İzmir Bankası) " ilk banka" olarak görünmektedir..

Osmanlı hükumetinin izni alınmaksızın kurulan ve bir emrivaki ile bankacılık hizmetlerine başlayan, hatta yürütmekte olduğu bankacılık hizmetleriyle ilgili bir de beyanname yayınlayan bu "illegal" bankadan, çok kısa bir süre içinde Babıali'nin de haberi olmuştur. Osmanlı hükumetinin gözünde Bank of Smyrna, "İzmir'de bazı yabancı tüccarlar tarafından Osmanlı hükumetinden izin alınmaksızın ve kendi başlarına kurdukları bir banka şirketidir, başka bir şey değildir.." (BOA, İradeler, İrade-i Hariciye, Sıra No 943, Vesika 2) 

İzmir Bankası kuruluşundan hemen sonra % 6-7 gibi yüksek faiz karşılığında mevduat toplamaya ve faiz karşılığında kredi açmaya başlayınca, önce İzmir piyasasında nakit darlığı gözlenmiş, daha sonra da nakit darlığı nedeniyle ödemeler aksamaya ve vergi tahsilatı bile yapılamamaya başlamıştır. Bu durumdan kaynaklandığı anlaşılan şikayetler üzerine, Osmanlı hükumeti "Bank of Smyrna"nın faaliyetlerini durdurmak için İsveç hükumeti nezdinde bazı girişimlerde bulunmuştur. (Hüseyin Al, "Osmanlı Devletinde Kurulan İlk Banka : İzmir Bankası")


Arşiv belgelerinden anlaşıldığına göre ; Osmanlı Hariciye Nezareti, bankanın kuruluşunun hemen ardından kapatılması için İsveç makamları nezdinde girişimlerde bulunmuş. İlk belgede İzmir'de bazı yabancı tüccarların Osmanlı makamlarına danışmaksızın kendi başına buyruk bir banka kurdukları ve yayınladıkları beyannameden, bu bankanın İsveç devletinin koruması altına alındığının anlaşıldığı İstanbul'a bildirilmektedir. Böyle bir bankanın kurulması için Osmanlı Devleti yetkililerinden izin alınmadığından, İzmir Bankası'nın kuruluş beyannamesinde bankayı himaye edeceği söylenen İsveç Konsolosu Mösyö Dankelman'ın Osmanlı İmparatorluğu ve İsveç Krallığı arasındaki anlaşmalarda belirtilen yetkileri aşacağı öne sürülmektedir..


Osmanlı makamları İsveç'in İzmir konsolosunun İzmir Bankası'na sağladığı himayeyi bir an önce kaldırarak "cemiyet-i mezkurenin (adı geçen) feshini ilan etmesini"istemektedirler..

15 Haziran 1842 tarihli ikinci belge, Aydın müşiri es-Seyid Mehmed bin Salih Efendi'nin Sadaret'e durumu bildiren tezkiresidir. Bankanın ortaklarından bazıları ve İzmir'deki konsoloslukların tercümanlarıyla görüşen ve bankanın kuruluş beyannamesinden de haberdar olduğu anlaşılan Salih Paşa'nın tezkiresine göre, bankanın girişimleri İzmir piyasaları üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır.. Salih Paşa'nın görüşleri, Osmanlı devlet adamlarının banka ve bankacılar hakkında neler düşündüğünün tipik bir aynasıdır.. Ayrıca Paşa, "Bu kadar yüksek faiz oranları varken, kimse vergisini zamanında ve tam olarak ödemez" demeye getirmektedir. Tahmin edileceği üzere Osmanlı devlet adamlarının en hassas olduğu mevzu vergilerin zamanında ve tam olarak toplanmasıdır !..

Osmanlı tebaasının faiz yoluyla borçlanması ve ağır faiz oranları altında ezilmeleri nedeniyle mal ve mülklerini yabancı tüccarlara kaptırmaları olasılığı da Osmanlı devlet adamlarının banka kurumundan korkmalarının ikinci sebebidir..


Aydın müşiri Salih Paşa'nın istekleri doğrultusunda Sadaret'in hazırladığı arz tezkiresi ve onun altına eklenen irade-i seniyye, yayınladığımız üçüncü belgeyi oluşturmaktadır..(BOA, İradeler, İrade-i Hariciye, No.943, Vesika.3)


Salih Paşa'nın tezkiresinden sonra Sadaret İsveç konsolosunun tercümanını Hariciye Nezareti'ne çağırtmış ve İsveç'in İzmir Konsolosu M. Dankelman'a bir mektup göndererek İzmir Bankası'na sağladığı himayeyi geri çekmesini istediklerini belirtmiştir.. Süreci hızlandırmak için İsveç devleti nezdinde de harekete geçileceği de eklenmiştir. Arz tezkiresinin sonunda yer alanSultan Abdülmecid'in iradesinde, bundan sonra bu tip olayların bir daha yaşanmaması için özen gösterilmesi ve dikkatli olunması, önemle vurgulanmıştır..


Osmanlı hükumeti ilk olarak İstanbul'da İsveç Konsolosluğu'nda maslahatgüzar Mösyö Nesta'ya başvurur. İsveç Kralının bu olaydan haberdar olmadığı, kralın Osmanlı'nın içişlerine karışmak istemediği de öğrenilir !.. 


Bu gelişmelerden sonra, İsveç'in İzmir Konsolosu M.Dankelman kendi ülkesinden gelen bir"tembihname" ile uyarıldığından ; banka üzerindeki himayesini daha fazla sürdüremeyeceğini banka yönetim kuruluna bildirir.. Ancak, banka ortakları İsveç tebaasından olmadığı için, bankanın feshi İsveç Konsolosu'nun yetki ve sorumluluklarını aşmaktadır..

Sonunda, "Bank of Smyrna"nın kapatılmasına ilişkin olarak 20 Şubat 1843 tarihli bir irade-i seniyye çıkarılır.. İzleyen birkaç gün içerisinde de banka kapanır..

Yani, Osmanlı hükumeti kendisinden izin alınmaksızın, kendi topraklarında emrivaki yoluyla kurulan bir bankayı kapatabilmek için tam bir yıl uğraşmak zorunda kalmıştır !.. Üstelik, bu bir yıllık süre zarfında, bankanın faaliyetlerini istediği şekilde sürdürmesini engellemeyi bile başaramamıştır. 


"Bank of Smyrna"nın kuruluş ve kapanış hikayesi, 16. yüzyılda verilen kapitülasyonların 19. yüzyıla gelindiğinde Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik hayatı üzerinde yarattığı yıkıcı ve olumsuz etkilerin güzel bir örneğidir..




Tarihten Anekdotlar-Vedii Yukaruç.


Link.http://tarihtenanekdotlar.blogspot.com.tr/2016/02/701-osmanlida-ilk-banka-izmir-bankasi.html



Banka


Egemenliğe sahip olmanız yetmez. Her türlü yetki ve güce sahip olmanız da yetmez. Geleceği sırtlayacak, belirleyecek uzun vadeli gerçekçi ve akılcı oyunlar kurmuyorsanız,kuramıyorsanız. Kurmak zorundasınız. Değişimi yaratan ve yöneten olmalısınız. Birincil kültür olmanın ve varlığınızın devamının kuralları bunlardır. Yoksa. Baştan kaybettiniz demektir. Tabiki bunlar sermayenin ideolojisine ve sermayenin kimlerde olduğuna bağlıdır. Bu toprakların son üçyüz yıllık tüm sorunlarının ve başına gelenlerin nedeni budur. Unutulmaması gereken işe şudur. KISACA SERMAYE ÖNEMLİDİR. DAHADA ÖNEMLİSİ KİMLERDE OLDUĞUDUR.

Faik ÇALTILI. Finans ve yönetim danışmanı.

  • 3Blogger Yorum.
  • Facebook Yorum.
  • Disqus Yorum.


3

comments powered by Disqus
Copyright © KONSOLİDE DENEMELER. Designed by OddThemes